YÜRÜYEN HAŞERELER

HAMAM BÖCEKLERİ

 

  • Amerikan Hamam Böceği ( Periplaneta americana ): Erginlerin boyu 2,5 – 4 cm. boyunda, kırmızımsı kahve renkli olurlar. Yumurta paketlerini duvar kenarlarına bırakırlar. Uygun şartlarda bir dişi hayatı boyunca 30 – 60 arasında yumurta paketi bırakır. Yumurta paketleri içerisinde genellikle 16 adet yumurta bulunur. Yumurta paketlerinin açılma süresi 6 – 12 hafta sürer. Nimflerin ergin hale geçme süresi sıcak yerlerde ve gıdanın bulunduğu yerde 4 – 5 aydır. Erginlerin ömürleri 1 yıl olup, serin yerlerde 2 yıla kadar çıkabilmektedir.
  • Alman Hamam Böceği ( Blatella germanica ): 1,5 cm. boyunda, açık sarımsı kahve renkte olurlar. Yumurtalarını yavru çıkıncaya kadar vücudunda yumurta kesesinde taşırlar. Uygun şartlarda bir dişi hayatı boyunca 4 – 12 arasında yumurta paketi bırakır. Yumurta paketleri içerisinde 35 – 45 adet yumurta bulunur. Yumurta paketleri 31 0C’de 16 günde açılır. Nimflerin ergin hale geçme süresi sıcak yerlerde ve gıdanın bulunduğu yerde 1 – 1,5 aydır. Alman hamam böceklerinin çok yaygın olmasının nedeni, üreme yeteneğinin hızlı olmasıdır. Erginlerin ömürleri sıcak ortamlarda 3 – 4 ay, serin yerlerde ise 5 – 8 ay kadardır.
  • Doğu Hamam Böceği ( Blatta orientalis ): Erginlerin boyu 2 – 3 cm. boyunda, erkekleri koyu, kırmızımsı kahve ve dişileri daha koyu kahverenkte veya siyaha çalar renkte olurlar. Çoğalmaları amerikan hamam böceğine ile benzerlik göstermektedir.
doğuhamam

KARINCALAR

Tespit Edilen Bazı Türler 

Yaprak Kesici Karıncalar                    Dokumacı Karıncalar

Hasatçı Karıncalar                                Bal Karıncaları

Odun Karıncaları                                   Lejyoner Karıncalar

Kadife Karıncalar                                  Ateş Karıncaları

Çalışkan Karıncalar                               Çöl Karıncaları

Yeryüzünde en kalabalık nüfusa sahip olan canlılar, karıncalardır. Her yeni doğan 40 insana karşılık, 700 milyon karınca dünyaya gelir.

Karıncalar gruplar halinde yaşayabilen canlılardır. Tek başlarına hayatlarını sürdürmeleri mümkün değildir.

Böcek türlerinin en “sosyal”lerinden biri olan karıncalar, son derece iyi “örgütlenmiş” bir düzen içinde, “koloniler” denen topluluklar halinde yaşarlar. Örgütlenmeleri öyle gelişmiş bir düzen içindedir ki, bu açıdan insanlarınkine benzer bir uygarlığa sahip oldukları bile söylenebilir. Karıncalar besinlerini üretip depolarken, yavrularını gözetir, kolonilerini korur ve savaşırlar. Hatta “terzilik” yapıp, “tarım”la uğraşan, “hayvan yetiştiren” koloniler bile vardır. Aralarında çok güçlü bir iletişim ağı bulunan bu hayvanlar, toplumsal örgütlenme ve uzmanlaşma açısından bakıldığında, hiçbir canlı ile kıyaslanamayacak üstünlüktedirler.

Karıncaların 80 milyon yıl önce arkaik bir yabanarısı türü olan “Tiphiidae”den türediklerini, 65 – 40 milyon yıl önce aniden “kendi iradeleriyle” sosyalleşmeye başladıklarını ve böceklerin evriminin en üst basamağını oluşturdukları iddia edilmektedir.

Karınca dünyası çoğunlukla yeraltında oluşturulur. Bazı türler ise yuvalarını toprak yüzeyinde veya ağaçlarda kurarlar. Galerilerden oluşan yeraltı kentlerinde, kanatları artık yaşamsal etkinliklerine bir yarar sağlayamayacağı için, koloniler kanatsız bireylerden oluşur. Nüfus artışı sonucu yeni kentler kurma aşamasına gelindiğinde, kanatlı ve cinsiyetli bireyler oluşmaya başlar. Bu bireyler yeni kentler kurmak için yuvalarını terk ederek çiftleşme uçuşuna giderler. Çiftleşme uçuşuna diğer yuvalardan gelen bireyler de katılınca bir göç başlar. Bazı karınca türlerinde birbirlerini bulan çiftler havada, diğerleri ise çiftleşme uçuşunun bitiminde yere konduktan sonra çiftleşirler. Döllenmeden sonra dişi karınca, diğer deyişle kraliçe, kolonisini kurmaya hazırdır. Erkek karınca ise, kraliçenin ömrü boyunca vereceği yumurtaların döllenmesi için gerekli spermin tamamını ona aktarıp, görevini yerine getirdikten kısa bir süre sonra ölür.

Kraliçe, kuracağı yeni kentin temellerini atmak amacıyla uygun bir yer arayıp bulduğunda, kanatlarını atar. Kent başlangıçta kraliçenin ilk yavrularının gelişmesini sağlayacak olan küçücük bir odadan ibarettir. Bu odacığı hazırlayan kraliçe, yumurtalarını bırakmaya başlar ve 6-8 hafta içerisinde kraliçeye yardımcı olacak işçi karıncalar gelişir. Kraliçe, işçi bireylerin büyümesini sağlamak için kendi vücut salgılarını kullanır. Bu nedenle zaman içinde vücudundaki yağların %73’ünü, proteinin ise %61’ini yitirir. Tamamı kraliçenin kız çocuklarından oluşan işçi bireyler kentin kurulması için gerekli görevleri üstlenince, kraliçe sadece yumurtlama işlevini yüklenir. İşçi bireyler, koloni büyüdükçe birbirine düzenli galerilerle bağlı olan özel amaçlı yeni odalar yaparlar.

Bunlar, yumurtaların gelişmesi için yapılan kuluçka odaları, yavruların beslendiği kreşler, besinlerin depolandığı kilerler ve hatta mantar üretiminin yapıldığı bahçelerdir.